KAYIT    İLETİŞİM

Efes Antik Kenti Hakkında


1.EFES ANTİK KENTİ

Efes Antik Kenti M.Ö. 3000 yıllarında Anadolu’nun kadın savaşçıları Amazonlar tarafından kurulmuş ve şehre Kraliçeleri Apasa’nın “arı” anlamına gelen adını verdiler.

Yunanistan Kralı Codrus’un oğlu Androklos yeni topraklar keşfetme arzusu ile açık denizlere açılmak ister ve yola çıkmadan önce kâhinlerle görüşür, kahinler Androklos’ a bir balığın ve domuzun yeni kuracağı şehrin yerini göstereceğini söylerler. Androklos ve askerleri Efes Antik Kentine ulaştıklarında Efes limanında balık akşam yemeği için balık pişirirlerken, balıklardan bir tanesi közün üstünden sıçrayarak çalıları tutuşturmuştur. Çıkan yangında çalılar içindeki yaban domuzu korkar ve kaçmaya başlar o anda kâhinlerin söylediklerini hatırlayan Androklos domuzu kovalar ve öldürerek yeni şehri yani Efes’i domuzu öldürdüğü yere kurar. İlk kent bugünkü St. John bazilikasının arka tarafında kurulmuştur.

Onlar Efes’i kurduklarında çevredeki halk Ana Tanrıça’ya inanıyorlardı ve Helenler bu topraklara yerleşmeye başlayınca Ana Tanrıça ile Artemis’i bir tutmuşlardır. Kurulan bu ilk şehir M.Ö. 8. yüzyılda Kimerler tarafından yok edilmiş ve tekrar kurulmuştur.

Kral Croesus hâkimiyeti altına geçen şehir büyük bir yangın geçirerek bugünkü Artemis Tapınağı çevresine taşınmıştır. Kurulan bu şehirde M.Ö. 54 yılında diğer İyon şehirleriyle birlikte Lidyalıların hâkimiyeti altına geçmiş ve daha sonra da Perslilerin eline geçmiş ve çok büyük tahribata uğramıştır. M.Ö. 334’de Büyük İskender’in Bölgeye gelmesiyle onun hâkimiyeti altına girmişlerdir.

Büyük İskender’in ölümünden sonra şehir İskender’in komutanı olan Lysimachus’a kontrolüne girdi. Bu sırada şehrin limanı Küçük Menderes nehrinin taşıdığı alüvyonlarla dolmuştu ve şehirde deniz ticareti durma aşamasına gelmişti. Böylece Lysimachus şehri başka bir alana bugünkü Piyon dağı ile Bülbül dağı arasına taşıdı. Bugün ziyaret edilen şehir Lysmachus’un kurduğu bu şehrin kalıntılarıdır. Asırlar boyunca çok büyük depremler yaşayan ve saldırılar geçiren bu şehirde ki birçok yapıyı bu sebeplerden dolayı görmek mümkün değildir. Lysmachus kurduğu bu şehri 10 metre yüksekliğinde ve 9.65 kilometre uzunluğunda surlarla çevreletmişti.

Efes Antik Kenti nüfus bakımından en kalabalık dönemini Lysmachus döneminde yaşamıştır ve şehrin nüfusu 250.000 civarındaydı. Kral Agustus döneminde de en parlak dönemini yaşayan şehir Batı Anadolu’nun bankacılık işlerini de görüyordu.

Suriyeli Selevcid Krallığının hâkimiyetine giren şehir limanın dolmasıyla birlikte önemini iyice kaybetmeye başlamış ve liman dolduğu için salgın hastalıklar yayılmaya başlayınca da Efesliler şehri terk etmeye başladılar ve şehir tamamen önemini yitirmeye başlamıştır. Bugün Efes Antik Kenti limanın dolması ve Menderes Nehrinin taşıdığı alüvyonlar nedeniyle denizden 5 kilometre uzaktadır.

1.1. VEDİUS GYMNASİUMU

Efes’in önde gelen varlıklı kişilerinden olan Publius Vedius M.S.150 tarihinde dostu ve hamisi imparator Antonius Pius ile tanrıça Artemis adına yaptırmıştır. Bu yapı bir Gymnasium ve hamamın birleşmesiyle ortaya çıkmıştır.

1.2. STADYUM

İmparator Neron döneminde M.S. 54- 68 yılları arasında inşa edilen stadyum 229 * 295 metre boyutlarında ve 13.000 kişi kapasiteliydi. Vedius Gymnasiumu’nun güneyinde yer almaktadır. Törenler, atletik yarışmalar, araba koşuları, gladyatör dövüşleri burada yapılıyordu. Bizans Çağı Kent Duvarı bu yapının üzerinden geçmektedir. Bugün baya tahrip edilmiş olan yapı ziyarete kapalıdır.

1.3. ÇİFTE KİLİSELER ( MERYEM KİLİSESİ- KONSÜL KİLİSESİ)

Yapı M.S. 2. yüzyılda Museion olarak inşa edilmiş ve yüksek eğitim verilen mekan olarak kullanılmıştır. Meryem Ana’ya adanan ilk kilise olması nedeniyle Meryem Kilisesi olarak da adlandırılan kilise 431 yılında Hıristiyan konsülünün toplanma yeri olarak kullanılmasıyla da Konsül Kilisesi olarak da adlandırılmaktadır. Bunların yanında M.S. 7. yüzyılda apsisine açılan bir kapı ile ikinci bir kilise inşa edilmiştir ve böylece de Çifte Kiliseler unvanını almıştır. Bu yeni açılan bölüm de din adamlarının dinlenme ve ikamet mekânı olarak kullanılmıştır.

1.4. LİMAN CADDESİ

İmparator Arcadius tarafından M.S. 395 yılında yaptırılmış olan cadde 500 metre uzunluğunda ve 11 metre genişliğindedir. İlk yapım amacı tören caddesi olan yolun iki yanı portikolarla çevriliydi ve geri planda da dükkânlar vardı. Cadde üzerinde 4 İncil yazarına itafen yapılmış 4 büyük sütun bulunmaktaydı. İmparator Arcadius’un ölümünden sonra cadde Arcadian olarak da adlandırıldı.

1.5. TİYATRO

İlk olarak M.S. 1.-2. yüzyıllarda Hellenistlik dönemde inşasına başlanan ve Roma Döneminde, İmparator Claidus tarafından genişletilen tiyatro İmparator Trajan döneminde tamamlanmıştır.

Sahnenin iki katı İmparator Neron tarafından yaptırılmış ve 3. katı sonradan eklenmiştir.

Efes’in en etkileyici yapılarından biri olan kütüphane 24.000 seyirci kapasiteli, caveası 22 basamaklı, 30 m. yükseklikte ve 145 m. genişliğindedir.

Tiyatro Geç Roma Devrinde gladyatör savaşlarına da ev sahipliği yapmıştır. Hıristiyanlığı yaymak isteyen St. Paul burada bir konuşma yapmış ve halka Hıristiyanlık dinini anlatmaya çalışmıştır.

Son zamanlarda kazıları hala devam etmekte olan tiyatro binası ziyaretçilerin ilgisini en çok çeken yapılar arasındadır.

1.6. MERMER CADDE

Mermer cadde, Efes Artemis tapınağından başlayan önce Vedius Gymnasionu ve stadyumu geçerek tiyatronun batısı ile Agoranın doğusundan ilerleyen, kütüphanenin önünden doğuya kıvrılarak Devlet Agorasına çıkan, arkasından da Magnesia kapısından itibaren kuzeye yönelip tekrar Artemis tapınağına varan kutsal bir yoldu.

Caddenin altında bir insanın girebileceği büyüklükte gelişmiş bir kanalizasyon sistemi bulunmaktadır.

Ayrıca cadde üzerinde ziyaretçilerin büyük ilgisini çeken ve Aşk Evi’ni işaret eden dünyanın ilk reklamı da bulunmaktadır.

1.7. TİCARET AGORASI

Hellenistik dönemde kurulmuş olan tiyatro 111 m. X 111 m. ölçülerinde ve tam bir kare şeklindedir. Dört bir tarafı stoalarla çevrili olan agora Pazar yeri olarak kullanılıyordu ve açıkçası Efes Antik Kentinin ticari kalbi burada atmaktaydı. Ticaretin daha kolay yapılabilmesi için limanın yanına yapılmıştır.

Agoranın ortasında bir de Horologion yani su ve güneş saati bulunmaktadır.

1.8. MAZEUS-MİTHRİDATES KAPISI

Celsus Kütüphanesinden agorayı geçişi sağlayan kapı M.Ö. 3.- 4. yüzyılda yapılmıştır. İmparator Augustus’un yanında köle olarak bulunan ve daha sonra bu kölelerin özgürlüklerini bağışlayan Augustus adına köleler tarafından inşa ettirilmiştir. Bu kapı üzerinde bulunan Latince ve Yunanca yazıtlardan anlaşılmaktadır.

1.9. CELSUS KÜTÜPHANESİ

Efes’in gözde yapılarından biri olan kütüphane M.S. 110 yılında Gaius Julius Aquila kütüphaneyi babası Gaius Celcus Polemaenus adına inşa ettirmiş ve bakım, kitap alımı için 25.000 dinar miras bırakmıştır. M.S. 135 yılında Aquila’nın varisleri tarafından yapı tamamlanmıştır. Celcus’un lahdi büyük orta nişin altındaki tonozlu yapıdadır. Lahdin içinde kurşunlu bir sandukada da kemikleri bulunur.

Kütüphane binası çift duvar sistemiyle inşa edilmiştir ve bu sistemle kitapları nemden korumak amaçlanmıştır. Aleksandria ve Bergama kütüphanelerinden sonra dönemin en büyük üçüncü kütüphanesidir.

Ön yüzü iki katlı olan bina içerde tek katlı bir yapıdır. Dokuz basamaklı bir kaide üzerinde kurulmuş ve ön tarafında 4 heykel bulunmaktadır. Heykeller “Sophia (Bilge), Episteme (İlim), Ennoia (Zeka), Arete (Erdem) öğelerini sembolize eder. Bugün bu heykellerin orijinalleri Viyana Müzesinde bulunmaktadır.

Ortada bulunan büyük kemerli nişte bilimin ve bilgeliğin koruyucusu tanrıça Athena’nın heykeli bulunmaktaydı.

Kütüphanenin iç duvarlarındaki işlere bakılarak burada üç katlı raf sistemlerinin olduğu sonucuna varılır. Okuma salonu burada ve ikinci kata yerleştirilmiş pencereler aracılığıyla aydınlatılıyordu.

Buralarda yazmalar, rulolar, ciltler halinde el yazmaları saklanıyordu. Kitaplar okuyuculara bir memur tarafından veriliyordu.

M.S. 400 yıllarında ön cephe bir havuz haline getirilmiş. Havuz içinde Marcus Aaurelius ile Lucius Verus’un Partlar üzerindeki zaferini gösteren kabartmalar bugün Viyana Müzesi’ndedir. Havuzla cadde arasındaki alanda profesörlerin, konuşmacıların, ozanların ders verdikleri bir salon vardır. Audiotoriumdan bugün hiçbir iz kalmamıştır.

Okuma salonu bilinmeyen bir tarihte yanmış.

1.10. SERAPİS TAPINAĞI

Tapınak M.S. 2. yy.’da Mısır Tanrılarından biri olan Serapis adına yapılmıştır. Agorada yer alan yapı Hıristiyanlık döneminde kiliseye dönüştürülmüştür. Barok sitili ile Mısırlı kolonistlerce yapılmıştır.

1.11. KURETLER CADDESİ

M.Ö. 290 yılında Lysimachus tarafından restore ettirilen cadde Artemis Tapınağından başlayarak Piyon Dağının etrafında dolanarak tekrar Artemis Tapınağında biten caddedir. Cadde yaklaşık 1200 m.’dir ve Kuretler kelime anlamı olarak dini liderler anlamına gelmektir. Cadde boyunca iki tarafta Sütunları gerisinde dükkânlar ve Efes’in önde gelenlerinin heykelleri bulunmaktadır. Şehrin en büyük kanalizasyon sistemi de bu caddenin altında yer almaktadır.

Ziyaretçilerin büyük ilgisini çeken Heracles Kapısı da cadde üzerinde bulunmaktadır. Bazı mitlere göre de kapıdan geçerken kollarınızı açarak kapının iki tarafına da dokunabiliyorsanız bunun size uğur getireceğine ve şans getireceği söylenmektedir.

1.12. YAMAÇ EVLERİ

İlk olarak M.Ö. 286 yılında Lysimachus tarafından yapımına başlayan evler, genelde 2 veya katlı olarak inşa edilmiştir. Efesli zenginlerin evleri olarak bilinen evler büyük bir özenle dekor edilmişti ve zeminde bir ısıtma sistemi bulunmuştur. Duvarları fresklerle süslenirken zeminde de mozaiklerle süslenmiştir.

Evlerde genel olarak ilk katlar oturma odası, yemek odası, mutfak ve banyo bulunmaktaydı. İkinci katlarda ise yatak odaları ve çocuk odaları bulunmaktaydı.

M.S. 7. yy’a kadar kullanılan evler bugün hala Efes’in gözde ziyaret merkezleri arasında yer almaktadır.

1.13. SKOLASTİKA HAMAMLARI- LATRİNALAR- AŞK EVİ

Skolastika hamamları M.S. 1. yy.’da inşa edilmiş ve M.S. 400 yılında Efesli Hıristiyan bir bayan olan Skolastika tarafından restore ettirilmiştir, restorasyondan sonra hamam bu adı almıştır. Üç katlı olan yapı bin kişi kapasiteliydi ve içerisinde dinlenme odaları, kütüphane ve eğlenme odaları bulunmaktaydı. Taban ve duvarları mermer ve mozaiklerle süslemeler yapılmıştı.

Hamam içersinde ayrıca sıcak su (caldorium), ılık su (tepidarium) ve soğuk su (frigidarium) hamamlarına sahip yüzme havuzları da bulunmaktaydı. Bu hamamlarda isteyenler günlerce kalabiliyor ve sıcak su ile tedavi olmayı amaçlıyorlardı.

Latrinalar ise kentin genel tuvaletiydi. Ortasında kare planlı bir havuz bulunmakta ve yanlarında da birer sıra tuvalet taşı bulunmaktadır. Tuvalet taşlarının önünde su kanalı yer almaktadır ve latrinanın tabanı mozaiklerle süslenmiştir.

Aşk evi de Efes Antik kentinin genel evidir. İlk inşa evresi İmparator Trajan dönemine rastlamaktadır. Tuvaletler ve Skolastika Hamamlarıyla birlikte bir kompleks oluşturmaktadır.

Antik dönemdeki aşk evleri günümüzde ki genel evlerden daha sağlıklı şartlar altında işliyordu. Antik dönemde aşk evine girmek isteyen ziyaretçiler öncelikle el ve ayaklarını yıkıyorlardı ve daha sonra içeri alınıyorlardı.

1.14.HADRİAN TAPINAĞI

Bir sella ve portikodan oluşan yapının ortasında Tyche’ nin (Kent Tanrıçası) büstü bulunmaktaydı. M.S. 4. yy’ da kısmen yıkılmış ve restorasyon sırasında iç duvarına dört kabartma eklenmiştir.

Efes’in kuruluş hikâyesinin kabartmalarının tapınağın alınlığında mümkündür.

Yapı içerisinde sella kısmında İmparator Hadrian’ın heykeli bulunmaktaydı. Tapınağın önünde duran ve dört köşe sütunlarıyla dayanan dört kaide üstünde Roma İmparatorları Galerius Maximianus, Diocletianus ve Constantintius Chlorus’un bronz heykelleri bulunmaktaydı.

1.15. TRAJAN ÇEŞMESİ

Trajan çeşmesi 5.20x11.90 m. ölçüsünde, önünde havuz bulunan iki katlı bir çeşmedir. Bu çeşme 12 m. yüksekliğindeydi ve ilk katı 7 m. üst katı 5 m.’ idi. Alt katta kompozit üst katta ise korinth düzeninde sütun başlıkları kullanılmıştır. Yapının ortasındaki bölümde suyun havuza aktığı yerde imparator Trajan’ın büyük heykeli duruyordu. Trajan çeşmesini süsleyen heykeller bugün Efes müzesinde bulunmaktadır.

Çeşme M.S. 1. yy.’da Trajan adına yapılmıştır ve Venüs, Starun, Dionysus ve kraliyet ailesinin takipçilerinin 12 heykeli burada keşfedilmiştir.

1.16. PALLIO ÇEŞMESİ

M.S. 1.yy.’da Offilius Proculus tarafından C.Sextillius anısına Domitian Tapınağının hemen yanına inşa edilmiştir. Bu çeşmenin önünde heykellerle dekore edilmiş ve mermer bloklarla kapatılmış bir eşik vardır. Bu heykellerden biri olan uyuyan savaşçı heykeli bugün Efes müzesinde sergilenmektedir.

1.17. MEMIUS ANITI

  Bir kitabeye göre diktatör Sulla’nın torunlarından Memius adına Geç Hellenistlik dönemde inşa edilmiştir. M.S. 4.yy.’da anıtın kuzeybatısında büyük bir çeşme ilave edilmiştir.

1.18. DOMITIAN TAPINAĞI

 Efes Antik kentinde bir imparator adına yaptırılmış ilk kutsal yapıdır. Orijinalde iki katlı olan yapının ilk katında dükkânlar ve depolar üst katında ise tapınak yer almaktadır.

 Kazılar sırasında İmparator Domitian’a ait oldukça büyük bir heykel bulunmuştur. Heykelin bir insan büyüklüğündeki kolu ve başı bugün Selçuk müzesinde sergilenmektedir.

1.19. KONSEY BİNASI

 M.S. 1. ya da 2. yy.’da İmparator Augustus tarafından yaptırıldığı iddia edilmektedir. Konsey Binası, Hestia Sunağı ile birlikte şehrin kutsal alanı olarak kullanılıyordu. Burada politik işler görüşülüp, kabuller yapılıyor, önemli törenler ve şölenler düzenleniyordu. Sunağın üzerinde Kuretler tarafından daima yakılı tutulan bir ateş bulunmaktaydı ve bu ateş yaşamı simgeliyordu.

 Yapının ortasında kutsal sayılan bir de havuz bulunuyordu ve odalar bu havuzun etrafında bulunuyordu.

1.20. ODEON

 M.S. 150 yılında Efesli zengin Puplis Vedius Antonius tarafından yaptırılmıştır. Küçük bir tiyatro görünümünde olan yapı 1400 kişi kapasiteliydi ve meclis binası olarak kullanılıyordu.

 Orkestrasında yağmur sularını akıtacak oluklar bulunmamasından üstünün kapalı olduğu anlaşılmaktadır.

1.21. DEVLET AGORASI

 M.S. 1.yy.’da inşa edilen agora 160 X 73 m. boyutlarındadır. Agoranın altında eski çağa ait kalıntılar da bulunmaktadır.

 M.S. 1.yy.’da devlet kontrolünde ticaretin yapıldığı dini ve resmi törenlerin düzenlendiği agorada dört basamakla çıkılan Efes’in ticaret borsası gibi bir işlevi olan bir de bazilika bulunmaktadır.

1.22. VARIUS HAMAMLARI

 Bu hamamlar aslında jimnastik salonları olarak inşa edildikleri savunulmaktadır. Sıcak su bölümü, yamaçta büyük bir kayalığın yakınlarında kazılar sonucu bulunmuştur. Hamamlar da ayrıca soğuk su, ılık su ve sıcak su banyoları, dinlenme, okuma ve oturma odaları da bulunmaktadır. Hamamlar 2.yy.’da yapılmıştı ama ileriki yıllarda restore edilip yeni odalar eklenmiştir.